BusinessWeek Türkiye’ye tüm denemelerime rağmen online abone olamıyorum. Her seferinde web siteleri ödeme ekranına gelemeden abonelik bilgilerimi aldıktan sonra sistemleri hata mesajı veriyor.
Bugün son kez denedim ve yarın kendilerini BusinessWeek Hizmet Hattı olarak vermiş oldukları telefon numarasından aramaya karar verdim.
Büyük olasılıkla bana telefonda abonelik için kredi kartı numaramı soracaklar ve ben bu bilgiyi karşımdaki kişiye vermek istemiyor olacağım.
Kısacası bu hafta da dergimi kendi imkanlarımla D&R’dan alıcam.
Acaba benim dergiye online abone olup olamamam, gidip dergiyi her durumda satın alıyor olmam BusinessWeek Türkiye için bir rahatsızlık yaratır mı?
Genel olarak baktığınızda hayır!... Öyle yada böyle bu dergiyi severek okuyan bir müşteri olarak her durumda kendilerine ödeme yaptığım, hatta abone olmadığım için indirimsiz fiyatlarla dergiye sahip olduğum göz önüne alınırsa, bu durum dergi yönetimini maddi olarak etkilemeyecektir ve düz mantıkta hiçbir rahatsızlık yaratmayacaktır.
Peki benim derginin bundan sonraki online aktivitelerine, çalışma prensiplerindeki ciddiyeti düşünerek farklı bir imajla bakıyor olmam kendilerini etkiler mi?
Yakın çevreme yaşadığım kötü tecrübeyi aktarmam ile problemin kulaktan kulağa dolaşması kendilerinde bir etki yapar mı?
Benim yaşadığım bu problemi web sitem üzerinden potansiyel müşterilerine aktarıyor olmam kendileri için olumsuz etki yapar mı? Evet...!...Evet...!...Evet...!
Günümüz Web 2.0 dünyasında, Sosyal Ağların (Social Networks) bilgi paylaşımının etkisini büyük ölçüde artırması ile artık özellikle blog’larda yer alan tüm içerikler kitleler tarafından takip edilir oldu ve bu durum da firmaların hatadan zarar görebilme oranlarını da otomatik olarak yükseltti.
Dünyadaki örneklere baktığımızda artık medya takip şirketleri bloglarıda, diğer tüm yayın organlarını takip ettikleri gibi müşterilerine bir hizmet olarak sunuyorlar.
Ülkemizde de çok yakın gelecekte yaklaşım ve düzen bu şekilde olacak ve internetin pazarlama ve müşteri ilişkileri üzerindeki etkisi yoğun rekabet ortamında kimileri için avantaj kimileri içinse dezavantaj haline dönüşecek.
Bu durumda her iki taraf olan firmalar ve müşteriler için iki farklı fırsat karşımıza çıkıyor.
Firmaların rekabette üstün duruma geçmeleri için müşterilerini dinlemeleri elbetteki vazgeçilmezken, buna bir de kişisel web sitelerini özellikle blogları katmaları kendilerine büyük avantaj sağlayacaktır.
Müşteriler olarak bizlerin ve sizlerinde sesinizi bu kanallardan her şekilde duyurmanız, hakettiğiniz hizmetleri alabilmek, sesinizi kitlelere duyurup kaliteyi yükseltmek anlamında avantajlara sahip olmanızı sağlayacaktır.
Dönem paylaşım dönemi ve bu dönem müşteriyi dinlemek ve ona istediği servisi, hizmeti, ürünü istediği şekilde sunmayı zorunluluk haline getiriyor.
Hayatta kalmak sosyal ağlarda markanızın değerini yüksek tutmaktan ve sesini internet üzerinden duyuran (duyurmaya çalışan) müşterileri dinlemekten geçiyor.
Sonuç olarak işte karşınızda Web 2.0, işte Sosyal Ağlar ve işte İnsan Faktörü...!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder