Cuma, Mart 23, 2007

Bireysel girişimlerin kurumsallaşması

Dünya çapında genç girişimcilerin yarattıkları ve bugünün özellikle teknoloji alanıdaki devleri arasında yer alan birçok örnek şirket düşünebiliriz.

Eminim şu anda sizin de aklınızdan Google bir şekilde geçmiştir.

Özellikle internet alanındaki web girişimlerine baktığımızda genç beyinlerin bireysel çabaları ile bir noktaya getirdikleri çalışmalarının, belirli bir aşamadan sonra aldıkları destekler ile güçlendiğini ve kurumsal yapıya geçtiklerini görebilirsiniz.

Kişisel girişimler olarak başlayan sonra üst düzey yönetim kadrosuna sahip olarak çalışmalarını farklı boyutlara taşıyan şirketlerin ilk yıllarında mutlaka profesyonel yöneticiler ile girişim sahipleri arasında çatışmalar olacaktır.

Bunun önüne geçebilmek için ya liderlik özelliklerine sahip profesyonellerin ya da kurumsal yönetime inanan girişim sahiplerinin olması gerekecektir. Aksi takdirde kurumsallaşma aşamasında olan girişim yara alacak ve vizyonundan sapacaktır.

Geçtiğimiz günlerde dünya çapında en çok okunan bloglar arasında yer alan TechCrunch'ın artık bir CEO'ya sahip olduğunu öğrendik.

Bırakın ülkemizi, dünya çapında böyle bir oluşum bugüne kadar görülmemişti.

Elbette blog network'leri ve bu şirketlerin CEO'ları bulunuyordu (örnek: Weblogs Inc.) ancak TechCrunch'daki durum biraz farklıydı.

Çünkü yaklaşık 1 yıl içinde bugünkü seviyesini yakalayarak yıllık bir milyon dolara yakın gelir elde etmeyi başaran TechCrunch'ın hem editörü, hem sahibi, hem yöneticisi Michael Arrington'dan başkası değildi.

Önümüzdeki Haziran ayında ikinci yılını dolduracak olan TechCrunch bu süre içinde farklı ülkelerde ve farklı dillerdeki versiyonlarını yayına almasının yanında, içinde bulunduğu sektöre özel iş ilanlarının da yer aldığı bir servis hayata geçirdi.

Kısacası kişisel bir hobi olarak başlayan blogu, Micheal'a kısa sürede servet kazandırarak küçük çaplı bir medya şirketi oluşturmasına olanak tanıdı.

Bu başarıların üstüne Micheal, Fox Interactive Media'da üst düzey yönetici olarak görev yapmakta olan Heather HardeTechCrunch'ın CEO'su olarak transfer ederek kendisinin dahi üstünde olan bir pozisyona getirdi.

Yazımın girişinde de belirttiğim gibi dünyada özellikle teknoloji ve internet şirketlerinde gördüğümüz bu durum artık bloglar için de büyüme ile gelen kurumsallaşma ihtiyacının gerekliliğini bizlere ispatlıyor.

Peki, kişisel çabalarla bir noktaya getirilen girişimleri bir profesyonelin ellerine bırakırken hatta tamamen onun yönetimine verdikten sonra nelerle karşılaşılabilir?

İşte bu noktada çatışmalar ile birlikte oluşan şirket içi kaos ve negatif sinerji başarı grafiklerini aşağılara yönlendirebilir.

Önemli olan şirketin yönetimini almış olan profesyonelin liderlik vasıfları ve yönetim becerileridir.

Bu konuda güzel bir örnek teşkil etmesi açısından Google'ın yaratıcılarından Larry Page ile şirketin CEO'su Eric Schmidt arasında 2002 yılında geçen diyalog eminim hoşunuza gidecektir.


Özetle konuşma metni şu şekilde:
Eric Schmidt: "MIS sistemimiz düzgün çalışmıyordu, finansal sistemimizin düzeltilmesi gerekiyordu, kısacası şirketin bir yapıya ve listelemeye ihtiyacı vardı..."
Larry Page: "Hayır, hayır bu doğru değil...!"
Eric Schmidt: "Tamam, tamam sizin stratejileriniz de fena değildi, bugüne kadar iyi gitti..."
Bireysel girişimler için kurumsallaşma büyüme hedeflerinin karşılanabilmesi için gerekli olduğu kadar belki de o döneme kadar alınmış en büyük risk olabilir.

Riski ortadan kaldırmak ise üst düzey yöneticilerin becerilerine bağlıdır.